15 İsa Mesih’in doğuşu
Tanrı halkıyla 400 sene boyunca bir şey söylemedi. İsrailliler, yani Yahudiler, yüzyıllarca diğer ulusların kontrolü altında yaşadı. O dönemde Roma İmparatorluğu onları işgal etti. Roma İmparatorluğu o zamana kadar dünyadaki en güçlü imparatorluğuydu. Yahudiler uzun bir zaman boyunca onları kurtarıp zafere götürecek bir kralı umut edip beklediler.
Sonunda Tanrı Nasıra kentinde yaşayan Meryem adlı bir bakireye bir melek gönderdi. Meryem nişanlıydı ve kral Davut’un soyundan gelen Yusuf adlı bir adamla evlenecekti. Meryem’e görünen melek Cebrail’di. Cebrail ona, korkmamasını, Tanrı’nın onu seçtiğini ve onu kutsayacağını, hamile kalacağını ve bir oğul doğuracağını, doğacak oğluna İsa ismini vermesini, İsa isminin ‘Tanrı kurtarır’ demek olduğunu, onun kral olacağını ve krallığının sonsuza dek kalacağını, söyledi.
Meryem Cebrail’e, bir erkekle ilişkisi olmadığı için nasıl hamile kalacağını, sordu. Melek Meryem’e, doğaüstü bir şekilde ve Kutsal Ruh’un gücüyle hamile kalacağını ve doğacak erkek çocuğuna Tanrı’nın oğlu denileceğini, söyledi. Cebrail Meryem’e, Tanrı’nın yapamayacağı hiçbir şeyin olmadığını unutmamasını, söyledi.
Meryem Cebrail’e, Tanrı’nın kulu olduğunu, onun bütün söylediklerini yerine getireceğini, söyledi. Melek ayrıldıktan sonra Meryem Tanrı’ya ilahi söyleyerek onu kutsadığı için şükretti. Meleğin söylediği gibi Meryem hamile kaldı.
Yusuf Meryem’in hamile olduğunun farkına varınca gizlice nişanı bozmaya karar verdi. Yahudilerin yasasına göre Meryem başkasından hamile kaldıysa Yusuf onu öldürtebilirdi.
Fakat Yusuf gece bir rüya gördü. Yusuf’a rüyasında bir melek göründü. Melek Yusuf’a, Meryem’le evlenmekten korkmamasını, çocuğun Tanrı’dan olduğunu, çocuğa İsa ismini koymasını çünkü onun halkını günahlarından kurtaracağını, söyledi.
Yusuf uyanınca Meryem’i eş olarak aldı ama çocuk doğuncaya dek ona dokunmadı. Aylar sonra Yusuf Meryem’le Beytlehem’e yolculuk ederken Meryem’in doğurma vakti geldi. Hanlarda yer olmadığı için kalmak için bir ahır buldular ve orada çocuk doğdu. Meleğin onlara söylediği gibi çocuğa İsa ismini verdiler. İsa kurtarıcı demektir. Meryem çocuğu kundağa sarıp yemliğe yatırdı.
Aynı gece sürülerinin yanında kırlarda nöbet tutan çobanlar vardı. Birden bir melek onlara görünüp korkuttu. Melek çobanlara, korkmamalarını, sevindirecek bir haber müjdeleyeceğini, onları kurtaracak olanın, Mesih’in, o gece Beytlehem’de doğduğunu, onu kundağa sarılı yemlikte yatarak bulduklarında onun olduğunu anlayacaklarını, söyledi.
Çobanlar birbirlerine, Tanrı’nın onlara duyurduğu mucizeyi görmek için hemen Beytlehem’e gitmek istediklerini, söylediler. Çobanlar koşa koşa kente girince meleğin söylediği gibi Yusuf’u, Meryem’i ve İsa’yı ahırda buldular. Bunları gördükten sonra yaşadıklarını herkese bahsettiler ve duyanlar şaşırdılar.
Sonra diğer ülkelerden yıldızbilimciler yeni doğmuş kralı görmeye geldiler. Bir yıldız onlara doğudan Beytlehem’e kadar yol gösterip Yusuf’la Meryem’in kaldığı evin üzerinde durdu. Yıldızbilimciler eve girince sevinçle doldular ve yere kapanıp İsa’ya tapındılar. Çocuğa altınlar, baharatlar ve parfümler getirdiler. Yusuf’la Meryem Nasıra’ya geri taşındılar ve İsa orada büyüdü, çok zeki biri olup Tanrı’nın lütfuyla doldu.
İsa Mesih on iki yaşındayken ailesiyle senede bir kere kutladığı Fısıh bayramını kutlamak için Yeruşalim’e gitti. (Belki Tanrı’nın Mısır’da bütün ilk doğanları öldürdüğünde İsraillileri nasıl kurtardığını hatırlayabilirsin. Bu kurtuluşu İsrailliler senede bir kere Yeruşalim’de Fısıh Bayramında kutluyorlar. Hikâyeyi ‘Tanrı’nın İsraillileri mucizevi kurtarışı’ bölümde okuyabilirsin).
Meryem Yusuf’la Yeruşalim’den dönerken İsa Mesih’in yanlarında olmadığını fark edince kervandaki diğer akrabalarının yanında olduğunu sandılar. Akşam bir yerde konaklamak istedikleri zaman İsa Mesih’i kervanda hiçbir yerde bulamadılar.
Meryem ve Yusuf telaşla İsa Mesih’i aramaya Yeruşalim’e döndüler. Sonunda üç gün sonra tapınakta onu din adamlarıyla konuşurken buldular. İsa’nın konuştuğu din adamları ve Meryem’le Yusuf dahil onların konuştuklarını duyan herkes onun ne kadar zeki olduğunu ve her şeyi ne kadar hızlı anladığını görünce şaşırdılar.
Annesi İsa Mesih’e, bunu onlara nasıl yapabildiğini sorup, babasıyla çok korktuklarını ve onu her yerde aradıklarını, söyledi. İsa Mesih annesine, onu neden aradığını, babasının evinde olduğunu bilmeleri gerektiğini, söyledi. Fakat Meryem ve Yusuf İsa Mesih’in söylediklerini anlamadılar.
Nasıra’ya döndüğünde İsa Mesih Meryem ve Yusuf’un isteklerini uyuyarak büyüdü. Annesi Yeruşalim’de olanları derin derin düşündü. İsa Mesih bilgelikle büyüdü, Tanrı ve onu tanıyanlar onu çok seviyordu.